Türkiye, genel olarak serbest piyasa koşulları ve DTÖ kurallarına uygun bir dış ticaret politikası izlemekle birlikte, yerli tarım ve sanayi üreticilerini korumak ve ithal edilen malların
güvenlik ve kalite standartlarını sağlamak gibi gerekçelerle bazı ürünlerin ithalatında
tarife dışı engeller uygulamaktadır. Türkiye seksenli yıllara kadar tarife dışı
engelleri sık kullanmakta idi. Doksanlı yıllarda dış ticaret politikası gümrük
birliğinin etkisi ile AB standartlarında revize edildi. İki binli yıllarla
birlikte Türkiye’nin ithalat politikasının çok sık değiştiğini görüyoruz. Yerli
sanayinin ihtiyaç duyduğu yerel hammadde üretimine dair sürdürülebilir ve uzun
vadeli bir devlet politikası izlenmediği için, ithal ürünlere uygulanan tarife
dışı engeller, ithal hammadde ve enerji bağımlılığı olan yerli üreticilerin
maliyetlerini arttırmakta ve ihracatçıların küresel rekabet gücünü olumsuz
etkilemektedir.
Türkiye'nin
Tarife Dışı Engeller Uyguladığı Başlıca İthal Ürünler
1. Tarım
Ürünleri Tarife Dışı Engeller:
Türkiye,
meyveler, sebzeler ve tahıllar da dahil olmak üzere belirli tarım ürünlerinin
ithalatına kısıtlamalar uygular. Türkiye, AB ile Gümrük Birliği ve pek çok ülke
ile serbest ticaret anlaşmaları yaparak, karşılıklı gümrük vergisiz ticaret
imkanı sağlamasına rağmen, tarım ürünleri yüksek oranda kapsam dışı
bırakılmıştır ve tarım ürünlerinde tarife koruması yüksektir. İç piyasanın
ihtiyacı ve yerli üreticilerin yıllık üretim miktarına bağlı olarak tarım
ürünlerinin ithalatına dair kısıtlamalar dönemsel olarak gevşetilebilir. Bu
kısıtlamalar kotaları, lisanslama gerekliliklerini veya sağlık ve bitki sağlığı
düzenlemelerini içerebilir.
2. Tekstil
ve Konfeksiyon Tarife Dışı Engeller:
Türkiye,
ithal tekstil ve konfeksiyonun belirli kalite standartlarını karşılamasını
sağlamak için düzenlemeler uygulamıştır. Bu, etiketleme, paketleme ve test etme
gerekliliklerini içerir. Türkiye özellikle Uzakdoğu ve Çin menşeli ürünler için
tarife dışı engellere başvurmaktadır.
3. Demir
ve Çelik Ürünleri Tarife Dışı Engeller:
Türkiye,
yerel çelik endüstrisini korumak için son 30 yılda belirli çelik ürünlerinin
ithalatına yönelik çeşitli önlemler aldı. Bu önlemler, kotalar ve lisanslama
gereksinimlerini içerir.
4. İlaçlar
ve Tıbbi Ürünler Tarife Dışı Engeller:
Türkiye,
ithal edilen farmasötik ürünlerin güvenliğini ve etkinliğini sağlamak için
düzenlemeler uygulamaktadır. Buna kayıt, test ve etiketleme gereksinimleri
dahildir.
5. Elektrik
ve Elektronik Ürünler Tarife Dışı Engeller:
Türkiye, ithal edilen elektronik ürünlerin güvenliğini ve kalitesini sağlamak için düzenlemeler uygulamıştır. Bu, test ve sertifikalandırma için gereklilikleri içerir.
Tüketiciler ve yabancı üreticiler pahasına yerli sanayileri korumak için kullanılabildikleri için tarife dışı engellerin genellikle tartışmalı olduğunu not etmek önemlidir. Bazı durumlarda tarife dışı engeller, bir korumacılık veya ticaret ayrımcılığı biçimi olarak da kullanılabilir ancak içerik, oran ve süreç iyi hesaplanmazsa genellikle yerli ekonomiye de zarar verir.
Türkiye
İthalat Politikası: İthalatta Başvurulan Önlemler
Türkiye'de
hem ithalat hem de ihracat, lisanslama, kontroller ve kısıtlamalar dahil olmak
üzere bir takım tarife önlemlerine tabidir. 11 mal kategorisi ithalat
lisansı, 26 mal kategorisi ihracat lisansına tabidir.
Türkiye,
ithal ürünlerin güvenliğini ve kalitesini sağlamak, yerli sanayileri korumak ve
ticaret dengesini korumak için tasarlanmış ithalat düzenlemelerine sahiptir.
Önemli düzenlemelerden bazıları şunlardır:
1. Tarifeler:
Türkiye
çoğu ithal mala gümrük vergisi uygulamaktadır. Oranlar ürün tipine göre
değişmekle birlikte %20 veya daha fazla olabilir. Karşılıklı ticaret
anlaşmaları ve gümrük birliği tüm ürünlere tarife muafiyeti getirmez. Örneğin geleneksel
tarım ürünleri kapsam dışıdır. İşlenmiş tarım ürünlerinde sadece sanayi payı gümrük
vergisinden muaf sayılır. Ancak 2020'nin son çeyreğinden itibaren, buğday,
mısır ve ayçiçeği tohumu yağı gibi bazı tarım ürünleri üzerindeki yüksek
tarifeler, artan gıda enflasyonu ve emtia maliyet artışlarını dengelemek için
kaldırıldı. Ancak bu değişikliklerin dönemsel olduğu göz önünde
bulundurulmalı, ithalatçı Türk firmaları ve Türkiye’ye tarım ürünleri ihracatı
yapmak isteyen yabancı ihracatçıların güncel tarifeleri belirli aralıklarla
kontrol etmeleri tavsiye edilir.
2. İthalat
Lisansları, Standartlar ve Etiketleme:
Bazı
ürünlerin Türkiye'ye ithal edilebilmesi için Ticaret Bakanlığı'ndan ithalat
izni alınması gerekmektedir. Bu, ürünlerin belirli güvenlik, sağlık ve kalite
standartlarını karşılamasını sağlamak içindir. İthal edilen ürünler Türk
standartlarına ve etiketleme gerekliliklerine uygun olmalıdır. Bu düzenlemeler,
gıda güvenliğinden ürün etiketleme ve paketlemeye kadar her şeyi kapsar. İthal
edilen ürünlerin standartlara uygunluğunun kontrolü konusunda TSE, Akreditasyon
alanında TÜRKAK, deney ve laboratuvar çalışmalarında TÜRKLAB sorumludur.
3. Kısıtlamalar:
Türkiye, çeşitli nedenlerle belirli ürünlerin ithalatına kısıtlamalar getirmektedir. Bazı ürünlerin ithalatı sağlık veya güvenlik nedenleriyle veya yerel endüstrileri korumak için kısıtlanmaktadır. Türkiye’nin ithalata dair kısıtlama kararları karşılıklılık esasına göre de, gerek duyduğunda uygulanır. Örneğin Türkiye’den demir çelik ithalatına kısıtlama getiren bir ülkeye, Türkiye aynı ürün grubunda veya o ülkenin Türkiye’ye yoğun ihracat yaptığı bir başka ürün grubunda kısıtlama getirerek karşılık verebilir.
Türkiye
İthalat Stratejisi ve Tespitler
Türkiye'nin
ithalat stratejisi, uluslararası ticareti geliştirmeye ve ülkenin küresel
pazarlardaki rekabet gücünü artırmaya odaklanmaktadır. Türkiye ihracat gücünü
arttırmak için, doksanlı yıllarda dahil olduğu AB gümrük birliği gibi,
karşılıklı vergileri kaldırmak ve ticareti kolaylaştırmak için pek çok
karşılıklı ticaret anlaşması imzaladı. İhracat odaklı bu anlaşmaların doğal bir
sonucu olarak bu ülkelerden Türkiye'ye ithalatında önü açıldı.
Türkiye
seksenlerden beri liberal ve açık piyasa ekonomisine yönelen bir dış ticaret
stratejisi izliyor. Ancak iki binli yıllarda yapılan özelleştirmelerin,
hammadde ve imalat sanayine kaynak aktarımı ve yatırım için kullanılmaması
Türkiye ihracatını ithalata bağımlı kıldı. Türkiye hammadde ve yarı mamulün
yanı sıra yüksek oranda enerji ithalatına bağımlı bir ekonomiye sahip.
Türkiye,
ihraç mallarda yerlilik payını arttırmalı ancak mevcut ithalat rejimi, yurt içi
yatırımları desteklemek değil, ithalatı vergilendirmek ve kısıtlamak üzere
kurulu. Ancak bu sistem ithalatı azaltmaya değil sadece ihracatçının
maliyetlerini arttırmaya sebep oluyor.
Son
elli yıldır, başta 2018 yılında yaşanan ABD Çin ticaret savaşları olmak üzere,
korumacı ve kısıtlayıcı tedbirler ve tarifelerle ithalat stratejisini
şekillendiren ülkelerin bu hamlelerinden sonuç alamadığı görülmüştür.
Örneğin ABD’nin Türkiye dahil Çin, AB ve Birleşik krallık gibi ülkelere uyguladığı çelik ve alüminyum ürünlerine dair ek tarifeler sonucunda “US Tax Foundation” verilerine göre ABD’de otomotiv başta olmak üzere sanayi sektöründe hammadde maliyetleri artışı ve soncunda iç piyasada yükselen fiyatlar ve ABD’li ihracatçıların azalan rekabet gücü sebebiyle 75.000 istihdam kaybı yaşandı. Yine bu tarifeler sonucunda azalan üretim sebebiyle 2019 yılında ABD GSYİH'sının %0,02 küçüldüğü öngörülmektedir.
Sonuç
DTÖ,
uluslararası ticarette tarifelerin aşamalı olarak azaltılması ve tarife dışı
engellerin tespiti ve oluşan ihtilafların çözümü için tutarlı politikalar
izliyor. Ancak tarifelere oranla tarife dışı engellerin sayıları hızlı bir
şekilde artmakta. Bunun temel sebebi ise, tarife dışı engellerin DTÖ nezdinde
tespiti ve tarafların haklılığını ispatlamanın zor olması ve bu sürecin
uzunluğudur. Örneğin tarifelerin arttırılmasının tespiti ve geçerli bir sebebe
dayanıp dayanmadığını belirlemek daha kolayken, sağlık veya kalite standartları
sebebiyle bir ürünün ithalatına uygulanan kota ve kısıtlamaların kasıtlı bir
uygulama olduğunu ispatlamak daha zordur.
Tarife
dışı engeller bu yönüyle serbest ticaretin önünde ciddi bir engel. Ticaret
ülkeler arasında sadece ekonomik değil, siyasi ve kültürel yakınlaşma
sağlaması, problemlerin çözümünde karşılıklı çıkarların iş birliği çabalarını
desteklemesi gibi sebeplerden dolayı dünya barışı açısından da önemli.
Yazan: Aykut Alan
Kaynaklar:
https://www.worldbank.org/
https://wits.worldbank.org/tariff/non-tariff-measures/en/country/TUR
https://www.trade.gov/country-commercial-guides/turkey-import-tariffs
https://www.macrotrends.net/countries/WLD/world/imports
https://taxfoundation.org/section-232-tariffs-steel-aluminum/
https://www.oecd-ilibrary.org
https://data.tuik.gov.tr/
YORUM